2011 yılından bu yana ortada yoktu. Libya’da 24 Aralık’ta düzenlenecek başkanlık seçimlerine aday olduğunu duyurduğu bu görüntülerle tekrar ortaya çıktı. Libya’da Muammer Kaddafi’nin oğlu Seyfülislam Kaddafi Kasım 2011’de ülkenin güneyinde yakalandığında üzerinde bu kıyafetler vardı. Tekrar ortaya çıktığında yine benzer kıyafetleri giymiş olması dikkat çekti.
10 yıl önce yakalandığında parmaklarının koptuğu iddia edilmiş hatta bunu kendisini yakalayan isyancıları yaptığı öne sürülmüştü. O dönemde CNN INTERNATIONAL ile paylaştığı fotoğrafından da sağ elini gizlediği görülmüştü.
Kendisini yakalayan isyancılar ise Seyfülislam Kaddafi’nin kendisinin, “parmaklarının NATO uçaklarının saldırında kaybettiğini söylediğini” belirtmişlerdi. 2011’de Libya’da Arap baharı başladığında Seyfulislam Kaddafi önceki apolitik imajından oldukça farklı bir şekilde Kaddafi güçlerinin askeri bir kumandanı ve aynı zamanda Kaddafi güçleri adına yabancı basına siyasi açıklamalarda bulunan bir isim şeklinde ortaya çıktı.
27 Haziran 2011’de Uluslararası Ceza Mahkemesi Seyfulislam Kaddafi hakkında Libya’da sivillere karşı savaş suçu işlediği gerekçesiyle yakalama kararı çıkarttı. Libya İç Savaşı’nın ilk aşamasının Kaddafi güçlerinin yenilgisi ve Muammer Kaddafi’nin öldürülmesiyle sonuçlanmasının ardından Seyfulislam Kaddafi 19 Kasım 2011’de ülkenin güneyinde Zintan milislerince yakalandı. Hapsedilen Kaddafi’nin yargılanmasına başladı. 6 yıl hapis cezasına çarptırıldı. 2017 yılında serbest bırakıldı.
2011 öncesinde babasının döneminde şatafatlı hayatı ile sık sık haberlere konu olan Seyfulislam Kaddafi Kaddafi ailesinin vakfının başkanıydı ve Libya Yatırım Otoritesi’nde milyarlarca dolarlık servete sahipti. Ancak bu servete sahip olduğunu hep reddetti.
1972’de doğan Seyfulislam Kaddafi, Libya’nın 2000 ila 2011 yılları arasında batı ile yakınlaşmasında önemli rol oynadı. Babasının nükleer silah programından vazgeçmesi için yürütülen müzakerelerde yer aldı ve daha sonra, Libya’daki bir hastanedeki çocuklara HIV virüsü bulaştırmakla suçlanan 6 Bulgar doktorun serbest bırakılması görüşmelerinde arabuluculuk yaptı.
1988’deki Şockerbie bombalı saldırısı, 1986’daki Berlin gece kulübü saldırısı ve 1989’daki uta 772 uçağının düşürülmesi olaylarında hayatını kaybedenlerin ailelerine tazminat verilmesiyle ilgili müzakerelere katıldı Londra’da bir evi olan Seyfulislam Kaddafi’nin hem İngiliz siyasetçiler hem de kraliyet ailesiyle bağlantısı vardı.
İki kaplan besleyen oğul Kaddafi, Arap kraliyet ailelerinin bir geleneği olan şahinlerle çölde ava çıkıyordu.