ANKARA (İGFA) – Geçen yılın Kasım ayında başlayan faaliyetteki yavaşlamanın Şubat ayında eşik pahanın çabucak üzerine kadar yükseldiğini ve Faaliyet Endeksi’nin, başka endekslere kıyasla görece daha uygun pozisyonda olduğunu gösteren Hazır Beton Endeksi raporu, inşaat ile irtibatlı imalat ve hizmet kesimlerindeki faaliyetteki yükselişin manalı olmakla birlikte kâfi olmadığına işaret etti.
Hem beklenti, hem de inanç endeksinin olumlu tarafa yaklaşmakla birlikte şimdi inşaat faaliyetlerini olumlu olarak etkileyecek seviyede görünediğinin altı çizilen raporda, 2024 yılının birinci çeyreğinde faaliyette önemli bir yükseliş beklememe istikametindeki öngörünün devam ettiği kaydedildi. Geride bırakılan şubat ayında faaliyet dışındaki endeksler geçen yılın birebir ayına nazaran gerilemiş durumda olup en fazla daralma İtimat Endeksi’nde göründüğünü belirten raporda, “Faaliyetteki yükseliş, endeksin kıymetinin eşik kıymete epey yakın olduğu bilgisi ile birlikte okunmalıdır. Bu durumda faaliyetteki yükseliş manalı olmakla birlikte kâfi değildir. Faaliyet Endeksi’ndeki yükselme, İnanç ve Beklenti’deki gerilemeyi karşılayamadığı için birleşik Beton Endeksi hudutlu da olsa gerilemiş durumdadır” denildi.
Raporun sonuçlarını kıymetlendiren Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Geçen yılın kasım ayında başlayan faaliyetteki yavaşlama sonrası endeks şubat ayında eşik kıymetin çabucak üzerine kadar yükselmiştir. 2024 yılının birinci çeyreğinde faaliyette önemli bir yükseliş beklememe tarafındaki öngörümüz devam etmektedir.” dedi.
Başkan Işık, mevcut finansal şartlar altında inşaat ve konut bölümünün ipotekli satışlar üzerinden büyümesinin mümkün görünmediğinin altını çizerken, “Hâlihazırda inşaat bölümünün dinamosu, kentsel dönüşüm ve ülkemizdeki yapı stokunun yenilenmesi olacaktır. Konut arzındaki yavaşlamadan ötürü konut fiyatlarının yine yükselişe geçmemesi için bir yandan ülkemizde inşa edilen konut sayısında sürdürülebilir bir büyüme sayısı yakalanırken tıpkı vakitte yapı stokunun zelzeleye hazırlanması gerekmektedir. Konut talebinde en azından yılın birinci yarısında artış beklenmemektedir. Bu durumda iktisat idaresinin enflasyonla uğraş ile birlikte sürdürülebilir büyüme yaklaşımını eşzamanlı olarak nasıl hayata geçireceği kıymetli hâle gelmektedir” diye konuştu.